
Halk içinde genellikle verem olarak bilinen, tıp dilinde Tüberküloz olarak adlandırılan ölümcül hastalık modern tıbbın sağladığı ilerlemelere rağmen dünya genelinde ve ülkemizde önemli bir sağlık sorunu olmaya devam ediyor. Her yıl milyonlarca insanın yakalandığı bu hastalık, özellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde yaygınlığını koruyor.
Her yıl 1,5 milyon kişi bu hastalıktan ölüyor!
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, her yıl yaklaşık 10 milyon kişi vereme yakalanıyor ve 1,5 milyon insan bu hastalık nedeniyle hayatını kaybediyor.
Hava yoluyla bulaşan verem, kalabalık ve yetersiz hijyen koşullarında hızla yayılabiliyor. Uzmanlar, ilaçlara dirençli tüberküloz türlerinin artış göstermesinin, hastalığın kontrol altına alınmasını zorlaştırdığına dikkat çekiyor.
Bu belirtilere dikkat! Farkındalık şart!
Verem genellikle inatçı öksürük, kanlı balgam, gece terlemeleri, kilo kaybı ve halsizlik gibi belirtilerle kendini gösteriyor. Ancak farkındalık eksikliği nedeniyle hastalar çoğu zaman teşhis ve tedavi için geç kalıyor. Ayrıca yetersiz beslenme, yoksulluk ve HIV/AIDS gibi faktörler de hastalığa yakalanma riskini artırıyor.
Erken teşhis hayat kurtarıyor!
Uzmanlar, tüberkülozun tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu söylüyor. Erken teşhis edilirse genellikle 6 ila 9 ay süren antibiyotik kullanımı ile tedavisi mümkün. Ancak ilaçların düzenli olarak alınmaması durumunda tedavi başarısız olabiliyor.
Hastalığın yayılmasını önlemek için erken teşhis büyük önem taşıyor. Bunun yanı sıra BCG aşısı, özellikle çocukları veremden koruma konusunda etkili bir yöntem olarak biliniyor.
Uzmanlar veremle mücadelede sadece tıbbi müdahale değil, farkındalığın da önemli olduğuna dikkat çekiyor. Halkın bilinçlenmesi, sağlık hizmetlerine erişim, hekimlerin belirtileri dikkate alması, risk gruplarına yönelik önlemlerin alınması hastalıkla mücadelede önemli bir rol oynuyor.